Gimgim’de kadınlar kültür, doğa ve özgürlük için buluştu 2025-07-01 09:22:23   MÛŞ - Ekin Wan’a atfedilen “Kadın ve Doğa, Kültür Festivali”nde yüzlerce kadın düzenlenen etkinliklerde bir araya geldi. TJA’lı Müşerref Dağ, kadınların örgütlü mücadeleyle kendi kültürünü ve sanatını yaşatabileceğini söyledi.    Mûş’un Gimgim (Varto) ilçesinde “Özgür kadın, doğa ve kültürle demokratik topluma” şiarıyla düzenlenen “Kadın ve Doğa, Kültür Festivali”, iki gün boyunca coşkuyla gerçekleştirildi. Festival, çatışmada yaşamını yitiren ve bedeni teşhir edilen YJA Star’lı Kader Kevser Eltürk (Ekin Wan) ile katledilen tüm kadınlara atfedildi. Festivalin ilk günü, Ekin Wan ve katledilen kadınlar anısına yapılan yürüyüşle başladı. Ardından “Barış ve Demokratik Toplum” başlığıyla çeşitli sunumlar gerçekleştirildi. Gün boyunca film gösterimleri, çocuk ve kadınlara yönelik boyama atölyeleri düzenlendi.   Festivalin ikinci gününde sabah erken saatlerde doğa yürüyüşü yapan kadınlar, ardından kolektif spor etkinliklerinde buluştu. Gün içinde atölyeler gerçekleştirilirken, kültürel üretimler de paylaşıldı. Kadınlar, mücadele deneyimlerini aktararak ortak hafızayı güçlendirdi. Etkinlikler kapsamında kadınlar yayla çadırı kurarak Kürt kültürünün önemli ögelerinden olan “Meşk” ve “Teşi” dokumasını gerçekleştirdi. Ulusal kıyafetleriyle etkinliğe katılan yüzlerce kadın, halaylar ve stranlar seslendirerek kültürünü yaşatmak ve geleceğe taşımak amacıyla bir araya geldi. Festival, binlerce kadının katıldığı konserle sona erdi.   ‘KADINLAR, DOĞAYLA VE KÜLTÜRLE BULUŞTU’   Festival sürecine dair değerlendirmede bulunan Tevgere Jinên Azad (TJA) üyesiMüşerref Dağ, yüzlerce kadının bir araya gelerek kültürü yaşattığını vurguladı. Müşerreff Dağ, “12 yıl sonra Türkiye genelinde ilk kez kadın özgün bir festival yapıldı. Bunun Varto özgünlüğünde olması bize daha farklı bir anlam kazandırdı. Böyle bir etkinliğin olması hem yerelde hem de bölgede büyük bir coşku ile karşılandı. Doğa, kültür festivalinin burada olması halk tarafından çok büyük bir heyecanla karşılandı. Var olan barış sürecinin de olduğu bir atmosferde böyle bir etkinliğin olması ve barış çağrısıyla buluşması çok anlamlı. Kadınlar doğayla, kültürle, müzikle ve direnişle buluştu. Bu festival, özgürlük yolunda verilen mücadelenin bir yansımasıdır” dedi.   ‘HER TARTIŞMA MÜCADELEYİ ANLATIYOR’   “Barış ve Demokratik Toplum” başlığıyla yapılan sunumlara dikkat çeken Müşerref Dağ, “Barışı kadınlarla tartışmak önemliydi. Ekolojik kırım, kadın katliamları gibi pek çok başlık bu festivalde gündeme geldi. Burada tartışılan her kavram, bizler için bir mücadele başlığıdır. Uzun süredir bu tarz festivaller yapılmıyordu. Bu yıl itibariyle pek çok yerde yeniden etkinlikler düzenlenmeye başlandı. Temel amaç; kadınların örgütlü mücadeleyle kendi kültürünü, sanatını yaşatmasıdır” dedi.   Festival kapsamında kurulan yayla çadırında kadınların geleneksel yöntemlerle tereyağı yaptığını aktaran Müşerref Dağ, “Eskiden o çadırlar kurulur, kadınlar kendi sütünden tereyağını üretirdi. Bu kültürü tekrar yaşattık. Kadınlar geldi ve yayıkları kullanarak tereyağı yaptı. Bu, yeni nesil için örnek teşkil ediyor” diye konuştu. Kürt kültürünün yok edilmek istendiğine dikkat çeken Müşerref Dağ, bu tarz festivallerle kültürün yaşatılabileceğini vurguladı. Müşerref Dağ, sözlerini şu ifadelerle tamamladı: “Kadınlar iki gün boyunca burada kendi sütünü, kendi emeğini işledi. Biz bu kültürü yaşatmak için her şeyi yapacağız. Bütün emek ve mücadele kadınlarla büyüyor.”